İstanbul’daki evinde yere düştükten sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Türk sinemasının usta yönetmenlerinden Şerif Gören için Beyoğlu Atlas Sineması’nda tören düzenlendi.

İstanbul’daki evinde 22 Kasım’da merdivenlerden düşerek başını çarptıktan sonra hastaneye kaldırılan Şerif Gören, yapılan tüm müdahalelere rağmen 8 Aralık’ta hayatını kaybetti.

Cenaze törenine; oyuncular Nuri Bilge Ceylan, Halil Ergün, Nur Sürer, Talat Bulut, Renan Bilek, Necmettin Çobanoğlu, Sibel Turnagöl, Muzaffer Hiçdurmaz, Sibel Turnagöl, Menderes Samancılar, Meral Çetinkaya, Erdal Özyağcılar, Hülya Koçyigit, Orhan Gencebay Yüksel Aksu, Nebil Özgentürk ailesi ve birçok seveni katıldı. Törende usta yönetmenin hayatının anlatıldığı bir film gösterildi.

Şerif Gören’i son yolculuğunda yalnız bırakmayan Hülya Koçyigit, “Türk sineması her geçen gün bir değerini daha kaybediyor. Bugün aramızdan ayrılan Şerif Gören Türk sinemasının en değerli ve önemli yönetmenlerinden biriydi. O bir halk adamıydı. Halkın içindeydi ve halkın içinde üretti filmlerini. Hep sosyal içerikli toplumsal hikayelere ağırlık verdi. Ben onunla kariyerimin en güzel filmlerini yaptım. Birlikte çok emek verdik birbirimize. Ardında çok değerli filmler bıraktı. Nur içinde yatsın.” şeklinde duygularını ifade etti.

Orhan Gencebay, “Hem insan olarak hem de sinemamız adına çok büyük kayıp, harika çalışmalar yaptık. Çok filmlerimiz var, çok iyi anlaşırdık, çok üzüldüm” dedi.

Oyuncu Halil Ergün, “Biraz fazla duygusallaştım. Çünkü sinema hayatım boyunca her zaman yanımda dost olarak, arkadaş olarak ustam ve yönetmenim olarak var oldu. Ben sinema dünyamızı beslemiş insanlar söz konusu olduğunda bir avuç kalmaya başladığımızı düşünüyorum. Onu da kaybettik” şeklinde konuştu.

Oyuncu Nur Sürer, yaptığı konuşmada, "Sinema yönetmeni olarak son temsilcisi Şerif Gören’i kaybettik. Çok üzgünüm. Şahane bir adamdı. Güle güle Şerif. Hep içimizde kalbimizde olacaksın.” dedi.

Şerif Gören ile ilgili duygularını anlatan yönetmen Yüksel Aksu ise, “Öncelikle ustamızdı. Sonra abimiz oldu. Çok yakın zamana kadar abiliğine devam etti. Sinirli gibi duruyordu. Sonra çok iyi baba oğul gibi, abi kardeş gibiydik. Aslında Şerif Gören deyince benim aklıma ilk gelen şey ’mücadele, dayanıklılık ve dayanışma’ Sineması da sinematografikti. Kendisi de çok sinematografikti." ifadesinde bulundu.

Usta Yönetmen Şerif Gören için Beyoğlu Hüseyin Ağa Camii’nde öğle namazına müteakip cenaze namazı kılındı. Gören’in cenazesi Zeytinburnu'nda bulunan Kozlu Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Şerif Gören kimdir

1944’te Yunanistan’ın İskeçe kentinde doğdu. Özellikle toplumsal konulara odaklanan ve dönemin siyasî atmosferini yansıtan filmler çeken Gören, 1960’lardan itibaren Yılmaz Güney ile çalışmaya başladı. Gören, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan ilk Türkiye filmi olan “Yol”un yönetmeni. Senaryosunu Yılmaz Güney’in yazdığı Yol (1981) filminin yönetmenliğini Yılmaz Güney o dönem yurtdışında firari olduğu için Şerif Gören üstlenmişti. Tarık Akan, Halil Ergün ve Meral Orhonsay gibi isimlerin rol aldığı film, 1982’de dünyanın en prestijli sinema ödüllerinden Altın Palmiye’yi kazanmıştı.

Gören’in yönetmen olarak imza attığı ilk önemli film ise senaryosunu Yılmaz Güney’in yazdığı fakat çekimin ilk günlerinde Güney’in tutuklanması üzerine kendisinin yönetip tamamladığı “Endişe (1974)” filmi. Gören, Endişe filmi ile Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “En İyi Yönetmen” ödülünü kazandı. Yılmaz Güney ise “En İyi Senaryo” Ödülü’nü kazandı.

Gören; Tomruk (1982), Derman (1983), Kurbağalar (1985), Yılanların Öcü (1985), Sen Türkülerini Söyle (1986) gibi önemli filmler çekti. Son dönemlerde ise Serseri Aşıklar (2003), Kırık Ayna (2002-03) ve Ah İstanbul (2006) adlı dizileri yönetti.

Şerif Gören, senaryosunu da kendisi yazdığı Ay Büyürken Uyuyamam filmiyle 2011’de sinemaya döndü ve bu film, kariyerinin son filmi oldu. Gören, evli ve 3 çocuk babasıydı.

İSTANBUL (UHA) - ÖZKAN KARACA