Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yılında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının azmiyle şekillenen bağımsızlık destanı bir kez daha gururla anılıyor. Büyük fedakârlıklarla kazanılan bu zafer, Türk milletinin özgürlüğe ve demokrasiye olan inancının simgesi olmaya devam ediyor.

101. Yılında Cumhuriyet: Atatürk ve Silah Arkadaşlarının Azim ve İnançla Yazdığı Bir Kahramanlık Destanı

29 Ekim 1923'te ilan edilen Cumhuriyet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının liderliğinde kazanılmış, Türk milletinin özgürlüğe duyduğu sarsılmaz inancın bir eseri olarak doğmuştur. Cumhuriyet’in kuruluşunun 101. yılını kutladığımız bu günlerde, bağımsızlık mücadelesiyle tarihe geçen bu kahramanlık destanı her yaştan insan için bir gurur kaynağı ve gelecek nesillere ilham veren bir miras olarak hafızalarda yerini koruyor.

Milli Mücadele’nin İlk Adımları: Bir Ülkenin Uyanışı

Osmanlı İmparatorluğu'nun işgallerle karşı karşıya kaldığı zor günlerde, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları bağımsız bir ülke için harekete geçme kararı aldı. 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkışıyla başlayan Kurtuluş Savaşı, milletin yeniden doğuşuna giden yolda ilk adım oldu. Bu mücadele, Anadolu’da hızla karşılık buldu; halk, vatanını savunmak için seferber oldu ve bağımsızlık mücadelesinin meşalesi yakıldı.

Sakarya ve Büyük Taarruz Zaferleri ile Özgürlüğe Ulaşma

1919-1922 yılları arasında süren Kurtuluş Savaşı'nda, Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasındaki Türk ordusu, Sakarya Meydan Muharebesi ve Büyük Taarruz gibi dönüm noktası niteliğindeki zaferlerle düşman güçleri topraklarımızdan çıkardı. Bu zorlu ve zaferle sonuçlanan mücadelelerin ardından, Lozan Antlaşması ile Türkiye’nin sınırları tanındı ve bağımsız bir devlet olarak kabul edildi.

Cumhuriyetin İlanı: Türk Milletinin Kendi Kaderini Kendi Ellerine Aldığı Gün

Kazanılan askeri zaferlerin ardından, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilerek yeni devletin temelleri atıldı. Atatürk ve silah arkadaşları, ulusun yönetiminde milletin söz sahibi olduğu bir rejim olan Cumhuriyet’i tercih ederek, bağımsızlığın demokrasi ile taçlandırılması gerektiğine inanıyordu. Böylece, Türk halkı kendi kaderini belirleme hakkına kavuşmuş oldu.

Atatürk’ün Cumhuriyet İlkeleri ve Aydınlık Gelecek

Atatürk, "En büyük eserim" dediği Cumhuriyet’i bilim, sanat ve eğitimle güçlendirmek ve halkın refah seviyesini yükseltmek için büyük reformlar gerçekleştirdi. Laiklik, hukukun üstünlüğü, eğitimde fırsat eşitliği gibi Cumhuriyet’in temel ilkeleri doğrultusunda yapılan bu reformlar, Türk milletinin çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşma hedefine yönelik adımlar oldu. Eğitimde, sanayide, kadın haklarında ve daha birçok alanda yapılan devrimler, Cumhuriyet’in aydınlık yüzünü gelecek nesillere yansıttı.

Cumhuriyet, Türk Milleti İçin Sonsuz Bir Miras

Cumhuriyet’in 101. yıl dönümünde, Atatürk’ün vizyonu ve silah arkadaşlarının fedakârlıkları sayesinde sahip olduğumuz bu değer, Türk milletinin kalbinde yaşamaya devam ediyor. Bugün Türkiye, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kanla, emekle ve inançla kurduğu bu bağımsızlık mirasını yaşatmanın gururunu taşıyor. Cumhuriyet, bir bayrak gibi nesilden nesile devredilmekte ve gelecek nesillere ışık tutmaktadır.

101. Yılda Aynı Heyecan ve Gururla…

Cumhuriyet’in 101. yılında, bağımsızlığın, eşitliğin ve özgürlüğün değerini her geçen gün daha iyi anlıyor ve bu mirası yaşatmak için ülkece kenetleniyoruz. Atatürk ve silah arkadaşlarına duyduğumuz saygıyı, Cumhuriyet’in değerlerini yaşatarak ve koruyarak gösteriyor; büyük zaferin 101. yılını milletçe gururla kutluyoruz.

Cumhuriyet'in İlanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanı Unvanıyla İlk Konuşması

Türkiye'de "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" kuralını devlet yönetimine yerleştiren ve demokrasiyi taçlandıran Cumhuriyet'in ilanının üzerinden 101 yıl geçti. Ankara'nın Türkiye'nin hükümet merkezi olmasının ardından, rejimin isminin belirlenmesi ve yeni devletin başkanının seçilmesi gerekti. Bu süreçte, 25 Ekim 1923'te hükümetin istifasıyla bir bunalım ortaya çıktı. Atatürk, bu fırsatı değerlendirerek 28 Ekim'de "Yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz" dedi.

"Türkiye Devleti Bir Cumhuriyettir"

29 Ekim 1923 Pazartesi günü, Meclis’te yapılan oylama ile Cumhuriyet ilan edildi ve "Yaşasın Cumhuriyet" sesleri yükseldi. Atatürk, TBMM tarafından ilk cumhurbaşkanı seçildi ve yaptığı konuşmada Türkiye Cumhuriyeti'nin dünya devletleri arasında layık olduğu yere ulaşacağını ifade etti.

ADANA (UHA) - REMZİ YILDIRIM